MASTAR
mastar
- beyazlatmak
BILDIRME
şimdiki zaman
- beyazlatıyorum
- beyazlatıyorsun
- beyazlatıyor
- beyazlatıyoruz
- beyazlatıyorsunuz
- beyazlatıyorlar
geniş zaman
- beyazlatırım
- beyazlatırsın
- beyazlatır
- beyazlatırız
- beyazlatırsınız
- beyazlatırlar
dili geçmiş zaman
- beyazlattım
- beyazlattın
- beyazlattı
- beyazlattık
- beyazlattınız
- beyazlattılar
şimdiki zamanın rivayeti
- beyazlatıyormuşum
- beyazlatıyormuşsun
- beyazlatıyormuş
- beyazlatıyormuşuz
- beyazlatıyormuşsunuz
- beyazlatıyormuşlar
geniş zamanın rivayeti
- beyazlatırmışım
- beyazlatırmışsın
- beyazlatırmış
- beyazlatırmışız
- beyazlatırmışsınız
- beyazlatırmışlar
şimdiki zamanın hikayesi
- beyazlatıyordum
- beyazlatıyordun
- beyazlatıyordu
- beyazlatıyorduk
- beyazlatıyordunuz
- beyazlatıyordular
mişli geçmiş zamanın hikayesi
- beyazlatmıştım
- beyazlatmıştın
- beyazlatmıştı
- beyazlatmıştık
- beyazlatmıştınız
- beyazlatmıştılar
mişli geçmiş zamanın rivayeti
- beyazlatmışmışım
- beyazlatmışmışsın
- beyazlatmışmış
- beyazlatmışmışız
- beyazlatmışmışınız
- beyazlatmışmışlar
mişli geçmiş zamanın geleceği
- beyazlatmış olacağım
- beyazlatmış olacaksın
- beyazlatmış olacak
- beyazlatmış olacağız
- beyazlatmış olacaksınız
- beyazlatmış olacaklar
şartın hikayesi
- beyazlatsaydım
- beyazlatsaydın
- beyazlatsaydı
- beyazlatsaydık
- beyazlatsaydınız
- beyazlatsaydılar
şartın rivayeti
- beyazlatsaymışım
- beyazlatsaymışsın
- beyazlatsaymış
- beyazlatsaymışız
- beyazlatsaymışsınız
- beyazlatsaymışlar
gelecek zaman
- beyazlatacağım
- beyazlatacaksın
- beyazlatacak
- beyazlatacağız
- beyazlatacaksınız
- beyazlatacaklar
gelecek zamanın hikayesi
- beyazlatacaktım
- beyazlatacaktın
- beyazlatacaktı
- beyazlatacaktık
- beyazlatacaktınız
- beyazlatacaktılar
gelecek zamanın rivayeti
- beyazlatacakmışım
- beyazlatacakmışsın
- beyazlatacakmış
- beyazlatacakmışız
- beyazlatacakmışsınız
- beyazlatacakmışlar
gelecek zamanın şartı
- beyazlatacaksam
- beyazlatacaksan
- beyazlatacaksa
- beyazlatacaksak
- beyazlatacaksanız
- beyazlatacaksalar
GEREKLILIK
gereklilik
- beyazlatmalıyım
- beyazlatmalısın
- beyazlatmalı(dır)
- beyazlatmalıyız
- beyazlatmalısınız
- beyazlatmalı(dır)lar
gerekliliğin hikayesi
- beyazlatmalıydım
- beyazlatmalıydın
- beyazlatmalıydı
- beyazlatmalıydık
- beyazlatmalıydınız
- beyazlatmalıydılar
gerekliliğin rivayeti
- beyazlatmalıymışım
- beyazlatmalıymışsın
- beyazlatmalıymış
- beyazlatmalıymışız
- beyazlatmalıymışsınız
- beyazlatmalıymışlar
EMIR
emir
- beyazlat
- beyazlatsın
- beyazlatalım
- beyazlatın(z)
- beyazlatsınlar
ŞART
şart
- beyazlatsam
- beyazlatsan
- beyazlatsa
- beyazlatsak
- beyazlatsanız
- beyazlatsalar
şimdiki zamanın şartı
- beyazlatıyorsam
- beyazlatıyorsan
- beyazlatıyorsa
- beyazlatıyorsak
- beyazlatıyorsaniz
- beyazlatıyorlarsa
geniş zamanın şartı
- beyazlatırsam
- beyazlatırsan
- beyazlatırsa
- beyazlatırsak
- beyazlatırsanız
- beyazlatırsalar
dili geçmişin şartı
- beyazlattıysam
- beyazlattıysan
- beyazlattıysa
- beyazlattıysak
- beyazlattıysanız
- beyazlattıysalar
mişli geçmişin şartı
- beyazlatmışsam
- beyazlatmışsan
- beyazlatmışsa
- beyazlatmışsak
- beyazlatmışsanız
- beyazlatmışsalar
DILEK
dilek
- beyazlatayım
- beyazlatasın
- beyazlata
- beyazlatalım
- beyazlatasınız
- beyazlatalar
dileğin hikayesi
- beyazlataydım
- beyazlataydın
- beyazlataydı
- beyazlataydık
- beyazlataydınız
- beyazlataydılar
dileğin rivayeti
- beyazlataymışım
- beyazlataymışsın
- beyazlataymış
- beyazlataydılar
- beyazlataymışsınız
- beyazlataymışlar